Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, bazı haber kaynaklarında yer alan "2008 düzenlemesiyle ölüm aylığı alan kız çocuklarının 18-25 yaş arası aylıklarının kesileceği" iddiasını kesin bir dille yalanladı. DMM, bu haberlerin gerçeği yansıtmadığını vurgulayarak kamuoyunu bilgilendirdi. Açıklamada, hem 2008 öncesi hem de sonrası düzenlemelerde ölüm aylığı alan kız çocukları için koşulların aynı olduğu belirtildi. Bu haberlerin, kamuoyunu yanıltıcı bilgilerle yönlendirmeye yönelik bir girişim olduğu düşünülüyor. DMM, dezenformasyonla mücadele çalışmalarına devam edeceğini ve yanlış bilgilendirme girişimlerine karşı önlemler alacağını ifade etti. Vatandaşların, doğru bilgiye ulaşmak için güvenilir kaynakları takip etmeleri gerektiği hatırlatıldı. Yanlış haberlere itibar edilmemesi konusunda uyarıda bulunuldu.
Ölüm Aylığının Kesilme Şartları
DMM'nin açıklamasına göre, ölüm aylığı alan kız çocuklarının aylıklarının kesilmesi için yaş şartı aranmamaktadır. 5510 sayılı Kanun'un 34. maddesinde belirtildiği gibi, aylıklar yalnızca evlenme, çalışmaya başlama veya kendi sigortalılığı nedeniyle aylık alma durumlarında kesilmektedir. Bu durum, kız çocuklarının eğitim durumlarından veya yaşlarından bağımsızdır. Yani, kız çocuklarının öğrenci olup olmaması veya yaşı ne olursa olsun, yukarıda belirtilen durumlar gerçekleşmedikçe aylıkları kesilmez. DMM, bu konuda kamuoyunu yanlış bilgilendiren haberlere itibar edilmemesini istedi. Dezenformasyon ile mücadele kapsamında, bu tür haberlerin yayılmasının önlenmesi için çalışmalar yürütülmektedir.
Dezenformasyonla Mücadele Önemi
DMM, dezenformasyon ile etkin bir şekilde mücadele etmeyi hedefliyor. Bu kapsamda, kamuoyunu yanlış yönlendiren haberlerin tespit edilmesi ve bunlara karşı önlemler alınması büyük önem taşıyor. DMM, vatandaşları doğru bilgiye ulaşmaya ve güvenilir kaynakları takip etmeye çağırıyor. Yanlış bilgilerin yayılmasının önlenmesi için herkesin duyarlı olması gerekiyor. Bu tür durumlarda resmi kaynaklardan bilgi alınması ve şüpheli haberlere itibar edilmemesi oldukça önemlidir. Kamuoyunun bilinçli olması, dezenformasyonun etkisini azaltmaya yardımcı olur.