Dünya Bankası'nın son raporuna göre küresel ekonomide ciddi kırılganlıklar devam ediyor. Başekonomist Yardımcısı Ayhan Köse, bu nedenle 2023 büyüme tahminini yüzde 2,7'den yüzde 2,3'e düşürdüklerini açıkladı. Gelişmekte olan ülkelerin çoğunda da büyüme tahminleri aşağı revize edildi. Köse, son 25 yıldır büyüme trendinde düşüş olduğunu, yatırımların ve nüfus artışının azalmasının üretkenliği olumsuz etkilediğini belirtti. Bu durumun orta ve uzun vadede daha düşük büyüme rakamlarına yol açacağını öngörüyor. Özellikle gelişmekte olan ülkelerde 2000'li yılların sonrasında yatırımlarda ciddi bir azalma yaşandığına dikkat çeken Köse, bunun global ve ülke bazında çeşitli nedenleri olduğunu vurguladı. Küresel ticaretteki gerilimler, jeopolitik belirsizlikler ve ülkelerdeki reform iştahındaki azalma da önemli faktörler arasında yer alıyor.

Kısa Vadeli Önlemler: Fiyat İstikrarı ve Mali Disiplin

Kısa vadede fiyat istikrarının sağlanması, mali disiplin, bütçe açıklarının azaltılması ve borç sorunlarının kontrol altına alınması gerekiyor. Merkez bankalarının enflasyon hedeflerini tutturmak için daha aktif olmaları ve bu konuda kamuoyunu bilgilendirmeleri büyük önem taşıyor. Enflasyon beklentilerinin bozulmasının önlenmesi ve hedeflere yakın tutulması da kritik bir nokta. Köse, bunun bazı ülkelerde kolay, bazılarında ise daha zor olduğunu belirtti. Kamu maliyesi tarafında bütçe açıklarının kontrol edilmesinin de enflasyonla mücadelede önemli bir rol oynadığını vurguladı. Orta Doğu'daki gerilimin enerji fiyatlarını etkileyebileceği ve bunun enflasyonu daha da yükseltebileceği konusunda uyarıda bulundu.

Orta ve Uzun Vadeli Çözümler: Yapısal Reformlar ve Üretkenlik

Orta ve uzun vadede ise yapısal reformlar, beşeri sermaye ve üretkenliğin artırılması, iş ortamının iyileştirilmesi gerekiyor. Yabancı sermayenin ülkeye gelmesi ve özel sektör yatırımlarının artması için güçlü kurumlar, sağlam mali politikalar ve fiyat istikrarı şart. ABD ve Çin arasındaki rekabetin kısa vadede çözülmesinin olası görünmediğini belirten Köse, diğer ülkelerin ise bölgesel ticaret anlaşmaları yaparak yeni pazarlara ulaşmaya ve yatırımları artırmaya çalıştığını söyledi. Bu durum küresel ticaret üzerinde olumsuz bir etki yaratsa da ülkeleri daha aktif hale getirdiğini ifade etti.

Belirsizliğin Yüksek Olduğu Bir Dönem

Küresel ekonominin geleceği konusunda iyimser olmak gerektiğini belirten Köse, ancak bu iyimserliğin temkinli olması gerektiğini vurguladı. Politika belirsizliğinin çok yüksek olduğunu, jeopolitik tansiyonun arttığını ve korumacı politikaların yükselişte olduğunu ifade etti. Son beş yılda küresel ekonominin beklenmedik şoklara dirençli olduğunu belirten Köse, bu direncin devam etmesini umduğunu ancak büyüme tahminlerindeki düşüşleri açıkça belirtti. Politika yapıcıların güvenilir politikalar ortaya koymaları gerektiğini vurgulayan Köse, bunun daha umut verici bir gelecek için önemli olduğunu belirtti.